KARABÜK’te Filyos Çayı kenarında ölü bulunan Gabon uyruklu Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga’nın avukatı Kerim Bahadır Şeker, ailenin kızlarının ırkçılık yüzünden öldürülmesi üzerinde ısrar etmesi dolayısıyla dosyadan çekildiğini açıkladı.
Karabük Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümü hazırlık sınıfı öğrencisi Jeannah Danys Dinabongho Ibouanga’nın (17) cansız bedeni 26 Mart’ta Karabük – Zonguldak kara yolu Yeşil köy mevkisindeki Filyos Çayı’nda bulunmuş, yürütülen soruşturma çerçevesinde 4 kez gözaltına alınan Dursun A., çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.
KIZ ÇOCUĞUNUN SİYAHİ OLDUĞU İÇİN ÖLDÜRÜLDÜĞÜNÜ İLERİ SÜRDÜLER
Dina’nın cenazesi Yenibosna’daki Adli Tıp Kurumu’ndan alınmasının ardından ailenin avukatı Kerim Bahadır Şeker, dosyadan feragat etti. Avukat Şeker yazılı olarak yaptığı açıklamada şöyle dedi:’’Savcılık tarafından yürütülen soruşturmayı, hem ailenin, hem de Gabon Cumhuriyeti Devleti Büyükelçiliğinin avukatı olarak yaklaşık 2 aydan beri büyük bir titizlikle takip etmekteyiz. Ancak maalesef son gelişmeler doğrultusunda, dosyanın sulandırılmaya çalışılması, yalan haber ve bilgilerin Türkiye Cumhuriyeti Devleti aleyhine saldırı amacıyla kullanılmaya çalışılması nedeniyle, uluslararası mecrada ülkemizi küçük düşürmeye çalışma çabasını kamuoyuna bildirmek için, açıklama yapma ihtiyacı hasıl olmuştur. Aileye ve Gabon Büyükelçiliği’ne en başından beri, olayın ırkçılık kaynaklı olmadığını belirtmemize rağmen, aile olayın nasıl gerçekleştiğini bilmemelerine rağmen, Büyükelçilik ise ‘Siyahiyiz diye bizi insandan saymıyorlar’ ön yargılarıyla, hayatını kaybeden kız çocuğunun siyahi olduğu için öldürüldüğünü ileri sürdüler. Ben ise her seferinde ilk günden beri dosyadaki noktasından virgülüne hakim olan avukatları olarak kendilerine, ‘Arabaya binen beyaz bir kız da olsaydı sonu aynı olacaktı’ diye defalarca söyledim. Buna rağmen; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı saldırı amacı güden organizasyonlara inanıp, bizim emeklerimizi, çabalarımızı hiçe saydılar.’’
Hem ailenin hem de Gabon Cumhuriyeti Devleti Büyükelçiliği’nin hakkında gerekli hukuki işlemleri başlatacağını ifade eden Şeker, “Hiçbir maddi amaç gütmeden, 6 kere İstanbul- Ankara (Elçilik)- Karabük seyahatlerimi kendi şahsi arabamla kendi cebimden karşılayarak, adaletin tecelli etmesi amacıyla koşup koşuşturdum. Gabon-Türkiye arası 5.084 km, ben bu yolculuklarımda 6.000 km’den fazla yol katedip, Gabon’a gitmiş kadar oldum. Tüm bunların sonucunda ise, maalesef adalet arayışının değil, ülkemize karşı bir intikam arayışının parçası haline getirilmeye çalışıldığımın farkına vardım. Otopsi masraflarını karşılamaya hazır olduklarını belirten Koç Üniversitesi Hastanesi’nin kıymetli Başhekimliği ve sayın Prof. Dr. Coşkun Yorulmaz Bey’in Adli Tıp mütalaasında, ikinci bir otopsiye gerek kalmadığını aileye dile getirdim. Ancak Türkiye aleyhine çalışma yürüten grupların manipülasyonlarına maruz kalarak, bugün benden, dosyanın avukatından habersiz, cesedi kaçırırcasına İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan ikinci otopsiye götürmek üzere teslim aldıklarını öğrendim. Beni avukatları olarak en yaralayan kısım ise; Gabon Cumhuriyeti Devleti’nin İstanbul’daki temsilcisi olduğunu ileri süren kişinin basın mensuplarının; “Kerim Bey nerede?” sorusuna verdiği, “Kerim Bey’in bilgisi var, kendisi meşgul ve gelemeyeceğini söyledi” demesi oldu. Türkiye genelinde ve Karabük halkı özelinde, ırkçılık iddiasıyla uluslararası alanda bizleri zor duruma sokmaya çalışanlara koz vermemek amacıyla, dosyadan istifa ettiğimi, hakkımda kamuoyunu yanıltıcı açıklama yaptıkları için, hem ailenin hem de Gabon Cumhuriyeti Devleti Büyükelçiliği’nin hakkında gerekli hukuki işlemleri başlatacağımı, siz kamuoyunun bilgisine sunarım” dedi.