BU ÜLKE BU MİLLET BU ÜLKENİN BİR TEK ÇAKIL TAŞINI FEDA ETMEYECEK
‘Bu teröristler güya Kürt vatandaşlarımızın hakkını, hukukunu korumak için mücadele ediyorlar. Kürt vatandaşlarımız müslümandır, inançlı insanlardır. Bunların Kürt vatandaşlarımızla uzaktan yakından hiçbir ilgileri yok. Onlar, Türkiye’nin belirli bir bölgesini bölmek isteyen yabancı güçlerin maşalarıdır, piyonlarıdır. O nedenle onlarda din, iman, Ramazan ve mukaddesat diye bir şey yok. Ne yaparlarsa yapsınlar, bu ülkeyi böldürtmeyeceğiz. Bu ülke, bu millet, bu ülkenin bir tek çakıl taşını feda etmeyecek. Bu hainler amaçlarına ulaşamayacaklar. Bizim Mehmetçiğimiz bu inançla olduğu sürece, vatanı için, bayrağı için, sancağı için, her an seve seve ölümü göze alan askerlerimiz, milletimiz var oldukça yedi düvel bir araya gelse başarıya ulaşamayacaktır. Amaçları Kuzey Suriye’de Rojava bölgesinde Özerk Kürdistan kurmaya çalışıyor Amerika, Rusya, Batı. İşte ‘PYD’ye yardım ediyoruz, PYD ile birlikte IŞİD ile savaşıyoruz’ diyorlar ama, bu IŞİD de kendi tezgahlarıdır. O topraklara el koymak için IŞİD’i bulup kendileri çıkardılar. Bahanedir IŞİD. IŞİD bahanesiyle geldiler, orada planlarını uygulamaya çalışıyorlar. Peki PKK terörünü bizim üzerimize niye salıyorlar? Bizim güney bölgemizde de tıpkı Rojava Kobani’de olduğu gibi bir özerk Kürdistan kurmak veya kurdurmak. Biz bu işin farkındayız. O nedenle şu anda bir terör örgütü ile mücadele etmiyoruz. Kurtuluş savaşında oraya işgale gelen yedi düvelle hangi niyetle, hangi amaçla mücadele etmişsek bilesiniz ki, şimdi yaptığımız mücadele de ikinci bir kurtuluş savaşıdır. Mehmetçiğimiz işte böylesine bir mücadele içerisinde.’
DAHA ÖNCE ALMIŞ OLDUĞUMUZ BİR TAKIM YETKİLERİ YENİDEN GERİ VERDİK
Terörle mücadelede Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının elini güçlendirecek, rahat bir şekilde terörle mücadele etmesini temin edecek bir yasal düzenleme çıkarttıklarını ve bunun Meclis’ten geçtiğini hatırlatan Şahin şöyle devam etti:
‘Sanıyorum sayın Cumhurbaşkanımız imzalayacak, resmi gazetede yayımlanacak ve yürürlüğe girecek. Düşününüz; terör örgütü elemanları kaçıyor ve bir eve, bir işyerine girdi. Arkadan da askerimiz, polisimiz kovalıyor. Polisimizin ve askerimizin o eve, işyerine girebilmesi için hakim kararı gerekiyor. Anayasa öyle diyor. Konut ve işyeri dokunulmazlığı var. Şimdi ne yaptık? O birliğin komutanına yazılı emirle o eve ve işyerine girme yetkisini veriyoruz. 24 saat içerisinde de o yazılı emir hakimin onayına sunulacak. Hakimin kararını bekleyene kadar adam orada yapacağını yapar. Güvenlik güçlerimizin elini güçlendirmek için böyle bir yasal düzenleme yaptık. Biz Türkiye’yi daha da demokratikleştirebilmek için daha önce var olan, güvenlik güçlerimize verilmiş olan birtakım yetkileri geri almıştık. Demokratikleşme paketleriyle. Şimdi terörle böylesine kapsamlı bir mücadele yaparken bu yetkileri tekrar geri verilmesi zarureti doğdu. Daha önce AK Parti iktidarı olarak almış olduğumuz birtakım yetkileri, şimdi yeniden geri verdik.”
‘DEMOKRATİKLEŞME KONUSUNDA DAHA ÖNCE ATTIĞIMIZ ADIMLARI YENİDEN ATACAĞIZ’
Özellikle PKK’nın Meclis’teki siyasi uzantısı olan partinin ve Avrupa Birliği’nin alınan bu kararları eleştirdiğini belirten Şahin, şunları söyledi:
” ‘Siz demokrasiden geri adım atıyorsunuz’ diyorlar. Evet biz bunu bilerek Türkiye’nin şartları bunu gerektirdiği için yapıyoruz. Eğer böyle bir düzenlemeye ihtiyaç duymuşsak, yapmak zorunda kalmışsak, bunun birinci sorumlusu o PKK terör örgütü ve onun siyasi uzantılarıdır. O PKK terör örgütünü destekleyen AB’nin kimi ülkeleridir. Silahı, bombaları siz veriyorsunuz, o kimyevi maddeleri siz veriyorsunuz, hatta füzeleri de siz veriyorsunuz. Biz de bu terörle mücadelede başarıya ulaşmak için silahlı kuvvetlerimizin elini daha da güçlendiriyoruz. Türkiye terörle mücadele inşallah başarıya ulaşacak. Bu yetkileri tekrar geri alacağız. Türkiye’nin demokratikleşmesi konusunda daha önce atmış olduğumuz bu adımları yeniden atacağız. Bakın Paris’te birkaç ay önce bomba patladı, insanlar öldü. Fransa yönetimi Avrupa Konseyi’ne bir yazı yazarak ‘Biz burada terörle mücadele ediyoruz, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni geçici olarak askıya alıyoruz’ dedi. Fransa’nın bu hakkı varsa, bizim de hakkımız var.’