KARABÜK Belediye Başkanı Rafet Vergili’’ Türkiye’de şu anda rüşvetin, iltimasın ve yolsuzluğun olmaması ile ilgili düzenleme yapılıyor.’’ dedi.

Başkan Vergili, telekonferans yöntemi ile gerçekleştirilen Avrupa yerel Yönetimler Meclisi’nin Türkiye raporunda yaptığı konuşmada, şöyle dedi:’ ’Türkiye ile ilgili hazırlanan rapor mükemmel bir rapor. Bütün ince noktalar akademisyenlerle ve yetkili kişilerle görüşülerek,  gelirlere, belediye paylarına kadar tespit edilmiş. Bir yerel yöneticinin sahip olabileceği tüm bilgiler raporda mevcut. Fakat raporun içerisinde şöyle bir cümle görüyorum; Avrupa’nın birçok ülkesinde eş başkanlık sistemi yok. Türkiye’de de eş başkanlık sistemi olmamasına rağmen raporda ‘eş başkanlar görevden alındı’ cümlesi yer almakta. Raportörler kendilerini zorunlu hissediyorlar. Böyle bir sistemin Türkiye’de olmadığını kendileri Türkiye’de ki vatandaşlardan daha iyi biliyor. Diğer bir zorlama ise denetim konusu. Rüşvetin, iltimasın engellenmesi ve denetlenmesiyle ilgili konular bugüne kadar konseyde defalarca görülmüştür. Türkiye’de şuanda rüşvetin, iltimasın ve yolsuzluğun olmaması ile ilgili düzenleme yapılıyor. Şuanda iktidar partisi ile birlikte hareket etsek bile, 2016 yılından önce Cumhuriyet Halk Partisi’nden daha sert muhalefet eden bir partiydik. Bende 2009 yılından beri belediye başkanıyım. Bu denetimlerin hiç birisinden rahatsız olmadım. Bu denetimler sayesinde belki de belediyemizdeki büyük problemleri engellemiş olduk. Diğer bir olay ise sınırların istişare edilmeden belirlenmesi. Türkiye’de böyle bir problem yok. Ben belediye başkanı olarak sınırlarımı genişletirken, ya referandum yapmam gerekir ya da mahkeme kararı almam gerekiyor. Kimse keyfine göre sınırlarını genişletemez, bölemez. Devlet toplamış olduğu vergilerdeki payları belediyelere eşit oranda adil bir şekilde dağıtıyor. Bizde kendimiz gelirlerimizi artıracak programlar yapabiliyoruz. Emlak vergisi,  su dağıtım ücretleri, reklam tabelası ücretleri gibi birçok gelir kaynaklarımız var. 2009 yılından bugüne kadar hiç finansman sıkıntı çekmediğim gibi her zamanda paramız oldu. Tabi bir yerlere para aktarmak istemez, adil bir şekilde kullanırsanız sıkıntı çekmezsiniz. Ben Milliyetçi Hareket Partisi üyesiyim. Bulunmuş olduğum şehirde ki oy oranı %5. Fakat %50 – %52 oy oranı ile bizi seçiyorlar. Teşekkür ederim. Biz burada adil bir şekilde işlem yapılması için hükümete de baskı yapıyoruz. Raportörlerin zorunlu olarak bir şeyleri yazması hoş değil.’’